bugün bir köşede okunmadan zamanını dolduran, ve dahi tozlanan kitapları kütüphaneye iade etmeden hemen önce, anlamayı pek isteyip nasılsa anlamayacağım için elimi bile sürmediğim iki kitaptan birini çantadan çıkartıp rastgele bir sayfasını açtığımda gözüme o çok meşhur cümle ilişti.
"es gibt kein richtiges leben im falschen", dedi bana Adorno.
"nasıl yani, anlamadım", dedim ben. bana kötü kötü baktı. korkumdan kitapları vermeden evime döndüm.
Papa’nın İznik ziyareti
-
Kendilerine Hıristiyan ve Hz. İsa’nın takipçileri olarak adlandıran iki
farklı grubun, tarihî olarak ortak bir “amentü” (credo) formüle etmelerine
sebep ol...

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder